4 Kasım 2015 Çarşamba

FİNANSAL GELİŞİM

Hiç para harcamıyorum ama param nereye gidiyor anlamıyorum! diyenlerdenseniz, önerilerimiz tam size göre!

Para biriktiremiyor, hatta kazandığınız parayı bile yettiremiyorsunuz... Nerede hata Yapıyorsunuz, bunu da çözemiyorsunuz. Ancak sizin için görünmeyen harcamalar Cafe RUJ ekibinin gözünden kaçmıyor ve paranız nerelere gidiyor sıralamaya başlıyoruz..

Keyfinize düşkünseniz yandınız Özellikle İstanbul gibi bir metropolde yaşıyorsanız, toplu taşıma kullanımını bir kural olarak olmasa da, etik olarak benimsemelisiniz.

 Tek kişi olarak bindiğiniz taksi ya da yanınızda kimse olmadan kullanmış olduğunuz arabanızla hem trafik kirliliğine yol açıyor, hem de paranızı çöpe atmış oluyorsunuz. Metrobüs, metro, tramway gibi toplu taşıma araçları hem sizi istediğiniz yere daha çabuk götürecek hem de cüzdanızdaki parayı eritmemiş olacaksınız.

Yeme alışkanlığınıza dikkat Dışarıda yemek yeme alışkanlığınızsa, para biriktirmeniz imkansız hale geliyor. Özel bir gününüz değilse ya da özel bir program yapmadıysanız hedefinize ulaşana kadar dışarıya aç karnına çıkmamanız gerekiyor. Teferruat gibi görünen ancak para biriktirmenize büyük katkıda bulunacak olan bu önerimize kulak verirseniz harcamalarınızın azaldığına şahit olacaksınız. Ayrıca nasıl yapıldığını bilmediğiniz yiyeceklerden uzak durmuş olacak, evde hazırlamış olduklarınızla daha sağlıklı besleneceksiniz.

Eli açık olanlar Elim çok açık, para tutamıyorum diyenlerdenseniz, elinize geçen parayı hemen altına ya da dövize çevirmenizi öneriyoruz. Bu şekilde elinizde nakit para olmayacak ve anlık harcama içgüdünüze engel olmuş olacaksınız.

Bozuk paraları unutun Market, manav, kasap gibi yerlerden yapmış olduğunuz alışverişten artan bozuk paraları bir kumbaraya atın ve unutun. Çocukluğunuza geri dönerek bu alışkanlığı tekrar edinin. Geçen yıl giymiş olduğunuz montunuzun cebinde bulduğunuz parayı gördüğünüzde ne hissediyorsanız aynı şeyi hissedeceksiniz

Kredi kartlarını bozuk para gibi harcayanlar! Aramızda, kredi kartıyla her gördüğünü alan, sonrasında da pişman olan okuyucularımız var. Alışverişkolikler aylık gelirlerini göz ardı ederek alışveriş yapıyorlar ve sonunda ödeyemedikleri kredi kartı borçlarıyla yüzleşiyorlar. Eğer siz de bir alışverişkolikseniz, hem harcamalarınızı anlık dürtüleriniz doğrultusunda yapmamanız hem de ödeyemediğiniz ya da geciktirdiğiniz kredi kartı borçlarınızın itibarınızı zedelememesi için öncelikle kredi kartı limitinizi düşürün. Ve kredi kartlarınızı yanınızda taşımayın. Alışveriş merkezlerinde dolaşırken en sevdiğiniz mağazanın önündeyken, içinizden gelen “beni al!” sesi karşısında çaresiz kalacak ve kendinize düşünmek için zaman ayırmış olacaksınız. Büyük ihtimalle evde bıraktığınız kartınız sizi bekliyor olacak, ancak siz eve döndüğünüzde sesten uzaklaşmış olacaksınız.

Hiç yorum yok: